Cinler alemi nedir arama motorlarında popüler olan bir konudur. Cinler, İslamiyet, Arap mitolojisi ve çeşitli diğer kültürlerde varlıkları kabul edilen, insana benzer ama ruhani varlıklar olarak tasvir edilen varlıklardır.
İnanışa göre, cinler ateşten yaratılmıştır ve insanlar gibi yaratılış amacı da Allah’ın emirlerine uymak ve Allah’ın yarattığı evreni korumaktır.
Cinler aleminin İslamiyet’teki yeri, cinlerin insanlarla aynı dünyada yaşadıkları ancak insanların algılayamadığı bir boyutta var olduklarıdır.
Cinlerin insanlardan farklı olarak, şekil değiştirebilme, görünmez olabilme, telepatik iletişim kurabilme gibi özellikleri vardır. Bazı inanışlarda cinlerin insanların hayatlarına doğrudan müdahale edebildikleri, onları rahatsız edebildikleri ve hatta bazı kötü niyetli cinlerin insanlara zarar verebildiği düşünülür.
Cinler İnsanların Alemine Geçebiliyor mu?

Cinler insanların alemine geçebiliyor mu sorusunun yanıtı evettir fakat cinlerin metafizik âlemden şehâdet âlemine geçişlerinin çeşitli sebepleri vardır.
Ya dünyamızda manyetik bir olay meydana gelir, ya iki alem arasında bir geçit ya da koridor oluşturulur ya da bilinçli ya da bilinçsiz bir medyum buna neden olur. Aksi halde şişedeki hiçbir cin kendi krallığının sınırlarını gönüllü olarak terk edemez.
Aynı dünyada yaşıyor olsak da frekans farkı bulunmaktadır. Cinler, metafizik dünyadan fiziksel dünyaya özgürce hareket edemezler.
Cinler kendi âlemlerinden şehâdet âlemine geçtiklerinde keyfi olarak insanlara zulmetemezler, herkesi etkileyemezler.
Saçma sapan filmlerin etkisinde kalan insanlar bana cinler musallat oluyor diye ortalıkta geziyor. Bununla birlikte ya Behçet gibi medyumlar ve hocalarla ya da doğuştan psişik özelliklere sahip insanlarla temasa geçebilirler veya hastalığı olan insanları takip edebilirler. Bu kişiler genellikle içine kapanık, korkak, utangaç, akli dengesi yerinde olmayan, şizofren ve beyin hastalıklarından mustarip kişilerdir.
Cinler Alemini Neden Göremiyoruz?

Cinler alemini neden göremiyoruz sorusunu herkes hayatında en az bir kere sormuştur. Cinler aleminin görülemeyen bir boyut olduğuna inanılır. Cinler ateşten yaratıldıkları için enerjisel varlıklardır ve insanlar gibi maddi bir varlık değillerdir, bu nedenle insanlar tarafından algılanamazlar.
Cinlerin varlığına inanan insanlar, cinlerin insanların dünyasına bazı zamanlar girebildiğine, ancak genellikle insanların algılayamayacakları bir boyutta var olduklarına inanırlar. Bazı inanışlara göre, cinler, insanların göremeyeceği ve algılayamayacağı frekans aralıklarında var olurlar.
Bununla birlikte, bazı inanışlar cinlerin insanların dünyasına girdiğinde bazı işaretler bırakabileceklerini öne sürerler. Örneğin, aniden rüzgarın estiği, seslerin duyulduğu ancak kaynağının belirlenemediği, yineleyen rüyaların görüldüğü ve benzeri durumlar cinlerin varlığının bir işareti olarak kabul edilebilir.
Sonuç olarak, cinler aleminin görülememesinin nedeni, cinlerin maddi bir varlık olmamaları ve insanların bu boyutu algılayamayacaklarına inanılmasıdır. Ancak, bazı inanışlar cinlerin varlığının bazı belirtilerle insanlar tarafından hissedilebileceğine inanırlar.
Cin Çıkarma İşlemi Var mı?

Cin çıkarma işlemi var mı derseniz böyle bir şey yoktur. Din istismarcılarının uydurmasıdır. Cin çıkarmanın gerçekten var olup olmadığı sorusuna açıklık getirmek gerekiyor çünkü pek çok insan bu konuda yanlış bilgiye sahiptir.
Din İşleri Yüksek Kurulu eski üyelerinden olan Prof. Dr. Cağfer Karadaş, İstanbul cin hastanesine yapılan polis baskını ile ilgili verdiği röportajda, “İslam’da ‘cin çıkarma diye bir safsata’ yoktur. Öyle söyleyen kişiler yalan söylüyordur çünkü cinler kimseyi durduk yerde rahatsız etmez ve fiziksel bir etkisi olamaz. Alimlerimiz cinlerle veya şeytan çıkarmalarla asla uğraşmazlar. Cinler hakkında toplumda bilinen bilgilerin %90’ı yanlıştır.” demiştir.
Nitekim bazı insanlar halüsinasyonlar görüp içine cinlerin girdiğini söylerler. Cinler, Peygamberimiz Hz. Muhammed Kuran okurken gelip kendilerine gelen mesajı dinleyip kavimlerine iletmişler. Peygamberimizin bile cinleri görüp görmediği İslam alimleri arasında tartışma konusu olmuştur.